Kıymetli okurlarım! bendeniz televizyon programı yaparken kendisi ile ilgili program yapmak istediğim zatlardan biri de Seyyid Nizam k.s. Hazretleri idi.
Lakin bu zatla ilgili yeterli bir bilgiye ulaşamadım.Latinize kitaplarda pek bilgi yoktu.Arşivlerde Osmanlı Türkçesi ile muhakkak pek çok bilgi vardır.
En azından ümidim böyle.
Bir gün kültür a.ş. Reyonlarından aldığım İstanbul’un manevi gezi rehberi adlı kitapta az da olsa malumat buldum ve sizlerle paylaşmayı istedim. Asım fahri isimli yazara teşekkürlerimi iletiyorum. Bu eserde Seyyid nizam k.s. Nakşibendi büyüklerinden ve İstanbul evliyalarının ileri gelenlerindendir.
İlgilisi iyi bilir diye yazıyor.
Adı Nizameddin Ahmed Eba Nesim. Halk Seyyid nizam diyor. Seyyid denilince hz. Hüseyin’in neslinden geldiği ve peygamber torunu olduğu anlaşılıyor.
7.kuşaktan Seyyid . Babasının adı Şehabeddin. Doğumyeri Bağdat. Birçok zatta olduğu gibi onun da doğum tarihi bilinmiyor. Alimin ölümü alemin ölümü gibidir. Hükmünce ölüm tarihi belli; çünkü çok önemli bir hadise. Hicri 957 miladi 1550 yılı. Şeyhi Şirvanlı Yasin Haydar’ın halifesi,
Şeyh kasım Zülfikar Mazenderani k.s. İstanbul’ a Sultan 1.Selim döneminde gelmiş(yavuz selim). Padişahtan takdir ve saygı görmüş. O zaman sur dışında Silivri kapı civarında kendi adıyla anılan dergaha şeyh olmuş. Dergah tekye (tekke) ile eş anlamlıdır. Aslı Farsçadır. Sayısız mürit yetiştirmiş.
İslam’ın emir ve yasaklarını yaşayarak ve anlatarak halkı irşat etmiş. Pek çok kerameti görülmüş.Devrinde hacca giden biri şöyle anlatmış;
Medine-i münevvere de Rasulullah’ın kabrine karşı durdum. Ağladım. O ara uyumuşum. Rüyada peygamber a.s.ı gördüm. Bana buyurdular ki: "İstanbul da benim evladımdan Seyyid Nizam vardır. Onu bul. Daima ziyaret et. Böylece beni görmüş ve cemalime ermiş olursun". Ben de hac dönüşü İstanbul a gelip Seyyid nizam hazretlerini buldum ve sık sık ziyaret ettim. Sohbetlerinden istifade ettim.
Bir kaynakta şöyle bir ifadeden bahsediyor yazar: Hazret 63 yaşına geldiğinde rahatsızlandı. Muharrem ayının bir cuma gecesi idi. Ölüm hastalığı sırasında sağ tarafına bakıp ceddim esul aleyhisselam geldi. "Bu dünyadan gidelim, cennete uçalım buyuruyor dedi. Ruhunu teslim etmeden önce burnundan kan geldi.
Kanını yüzüne sürerek "şükürler olsun ki bugün dedem Hüseyin gibi ben de kana bulanmış olarak gidiyorum" dedi."ya Allah" diyerek ruhunu teslim etti.
Cenazesi fatih camiinde merkez efendi hazretleri tarafından kıldırılmış. Tekkenin bitişiğine şimdiki yerine defn edilmiş. İnnalilah ve inna ileyhi raciun.
Şahitleri hakkında; aşk ve irfan sahibi ehli muhabbet bir zat idi. Ve ayrıca çok mütevazi idi diyorlar. Türbesi hala ziyaretgahtır. Son döneminde güzel külliye yapılarak ihya edilmiştir. Fakat külliyenin bir kısmı her ne sebeptense İsmek’ e tahsis edilerek mekanın mehabetine uymayan olaylara sahne olmakta bu da çevre sakinlerini üzmektedir. Dilerim bu hatadan dönülür.