SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI
Adem Topal
Köşe Yazarı
Adem Topal
 

TİCARET VE BİZ

Ticaret Türkçe ye hangi dilden girmiş derseniz şu an net cevap vermeyecek tahmin yürüteceğim.Arapça'dan diye; fakat dilimize ve bünyemize o kadar uymuş ve yerleşmiş ki bu kelimenin başka bir dilden bize katıldığını kimse akıl edemez. Bu işle uğraşanlara verilen tüccar da aynı.Mesela çocukluğumda terzi tabelaları dikkatimi çekerdi. “tüccar terzi” diye ticaret artırma anlamına gelir. Yani neticede kâr vardır. Ayrıca ticarette kâr ihtimali kadar zarar riski de vardır. Bundan dolayı Kâr helaldir. Belki de en temiz kazançtır. Hatta hazreti Peygamber as. “rızkın onda dokuzu ticaret ve cesarettedir.”mealinde ki hadisleri ile billurlaşmaktadır. Evet toplumu inceleyen insanlar göreceklerdir ki ticaret için cesaret lazımdır. Sebebi de  ticarette kârın yüzde yüz garanti olmadığıdır. Tam tersine kâr ve zarar ihtimalinin yarı yarıya olduğudur. Yani zararı göze almak cesaret ister ve ancak zararı göze alabilen kâr eder. Yüzdeyüz kar ancak tefeciliktedir. Lakin ondada bu dönemde  büyük zararlar olmuş bankalar batmıştır. Ticarette bazılarının inaçlı insanları baskı altına almak ve onların çok güçlenmesini önlemek için uydurdukları bir kâr sınırı (tahdidi) da yoktur. Çünkü İslam da alış verişte alan ve satanın rızasını aramaktadır.Bu günkü tabir ile piyasanın fiyatı ve kârını belirlen misini istemektedir.Aktüal bir misal verelim; dünyada bir süre önce yaşanan domuz gribi paniğinden sonra maske fiyatları bir anda fırlamıştı.  Yoğun talep vardı. Bir arkadaşım bu işi yapıyordu. Bana telefon açarak çok uygun fiyattan maske aldığını o anda ki piyasa fiyatının aldığı fiyatın üç katı olduğunu bu fiyattan satmasının helal olup, olmadığını sordu. Bende ananın ak sütü gibi helaldir. Dedim.  Kendisine şunu sordum sen bu malı saklayıp fiyatının yükselmesini bekledin mi? Hayır ağabey yeni aldım dedi. Mesele yok dedim. Şayet saklasaydın bu ihtikâr olurdu.  İhtikar haramdır. Ticarette asıl olan dürüstlüktür. Niyet ve fiil olarak muhatabı aldatmak esastır.“aldatan bizden değildir” hadisi rehberimiz olmalıdır. Şayet malımızın bir kusuru varsa mutlaka alıcıya onu söylemek icap etmektedir. Kesinlikle alış- verişte yalana ve yemine sapmamalıdır.Satacağımız fiyatı belirleyip  o fiyata satmaya çalışmalısınız. Eğer alıcı isek piyasayı en iyi bir şekilde araştırıp en uygun fiyata satmaya çalışmalıyız. Tembellik yapıp ta suçu başkalarına atmak yoktur.Belki alışta veverişte gönüldaşımızı tercih ancak hasbilik olur. Hasbi (samimi) olanlar çıkar hesabı yapamaz. Ben kardeşimi desteklemek için aldım ve sattım der. Çünkü bilir ki muhatabı kazandıkça camiası kazanmakta ve o kişinin hizmeti artmaktadır. Fakat hasbilik (samimiyet) mecburi değil gönüllülük esasına dayanır. Dürüst ticaret helal kazan duamızdır.
Ekleme Tarihi: 05 Ağustos 2010 - Perşembe

TİCARET VE BİZ

Ticaret Türkçe ye hangi dilden girmiş derseniz şu an net cevap vermeyecek tahmin yürüteceğim.Arapça'dan diye; fakat dilimize ve bünyemize o kadar uymuş ve yerleşmiş ki bu kelimenin başka bir dilden bize katıldığını kimse akıl edemez. Bu işle uğraşanlara verilen tüccar da aynı.
Mesela çocukluğumda terzi tabelaları dikkatimi çekerdi. “tüccar terzi” diye ticaret artırma anlamına gelir. Yani neticede kâr vardır.

Ayrıca ticarette kâr ihtimali kadar zarar riski de vardır. Bundan dolayı Kâr helaldir. Belki de en temiz kazançtır. Hatta hazreti Peygamber as. “rızkın onda dokuzu ticaret ve cesarettedir.”
mealinde ki hadisleri ile billurlaşmaktadır.

Evet toplumu inceleyen insanlar göreceklerdir ki ticaret için cesaret lazımdır. Sebebi de  ticarette kârın yüzde yüz garanti olmadığıdır. Tam tersine kâr ve zarar ihtimalinin yarı yarıya olduğudur. Yani zararı göze almak cesaret ister ve ancak zararı göze alabilen kâr eder.

Yüzdeyüz kar ancak tefeciliktedir. Lakin ondada bu dönemde  büyük zararlar olmuş bankalar batmıştır.

Ticarette bazılarının inaçlı insanları baskı altına almak ve onların çok güçlenmesini önlemek için uydurdukları bir kâr sınırı (tahdidi) da yoktur. Çünkü İslam da alış verişte alan ve satanın rızasını aramaktadır.Bu günkü tabir ile piyasanın fiyatı ve kârını belirlen misini istemektedir.
Aktüal bir misal verelim; dünyada bir süre önce yaşanan domuz gribi paniğinden sonra maske fiyatları bir anda fırlamıştı.  Yoğun talep vardı. Bir arkadaşım bu işi yapıyordu.

Bana telefon açarak çok uygun fiyattan maske aldığını o anda ki piyasa fiyatının aldığı fiyatın üç katı olduğunu bu fiyattan satmasının helal olup, olmadığını sordu. Bende ananın ak sütü gibi helaldir. Dedim.  Kendisine şunu sordum sen bu malı saklayıp fiyatının yükselmesini bekledin mi? Hayır ağabey yeni aldım dedi. Mesele yok dedim. Şayet saklasaydın bu ihtikâr olurdu.  İhtikar haramdır.

Ticarette asıl olan dürüstlüktür. Niyet ve fiil olarak muhatabı aldatmak esastır.
“aldatan bizden değildir” hadisi rehberimiz olmalıdır. Şayet malımızın bir kusuru varsa mutlaka alıcıya onu söylemek icap etmektedir. Kesinlikle alış- verişte yalana ve yemine sapmamalıdır.
Satacağımız fiyatı belirleyip  o fiyata satmaya çalışmalısınız. Eğer alıcı isek piyasayı en iyi bir şekilde araştırıp en uygun fiyata satmaya çalışmalıyız.

Tembellik yapıp ta suçu başkalarına atmak yoktur.
Belki alışta veverişte gönüldaşımızı tercih ancak hasbilik olur. Hasbi (samimi) olanlar çıkar hesabı yapamaz. Ben kardeşimi desteklemek için aldım ve sattım der. Çünkü bilir ki muhatabı kazandıkça camiası kazanmakta ve o kişinin hizmeti artmaktadır. Fakat hasbilik (samimiyet) mecburi değil gönüllülük esasına dayanır. Dürüst ticaret helal kazan duamızdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.