Yukarı da ki başlık bir kitabın adıdır. Bu kitap Harun Tokak bey tarafından kaleme alınmış. Türkiye den dünyanın farklı yerlerine giden öğretmen kardeşlerimizin durumlarını, başlarından geçen olağanüstü olayları şiirsel bir dille anlatmış. Ben  kızılcahamam da girdiğim bir kitapçı dan aldım ve hemen hemen yarısını yoğun bir his anoforu ile okudum. Hoca'nın  hakikaten çok hoş bir üslubu var. Ben  bu kitabı okurken bu ay ki yazımın ilhamını da almış oldum. Bu kitap ta tanrı dağları eteklerin de ölümüne dövülen Necati, onun olayına şahit olan batman'lı Ali.. Hakan Usta.. Tanzanya'nın bağrına adeta bayrak gibi mezarının yapılışını. Gürcistan'da yetmiş yıl sonra ezanı duyan teyzenin sevincini aynı hislerle okudum. Bana düşündürdüklerine gelince.. Ben yıllar evvel Tacikistan da ziyaret ettiğim okuldaki arkadaşlara,sizleri yolcu dervişlere benzetiyorum demiştim. Bu kanaatim hala sürüyor. Bu hizmetlerin başarısı bütün Türkiyenin başarısıdır. Yalnız bu kitabı okurken hatırıma gelen bazı şeyleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Allah bizlere inancımızın ve duamızın bereketi olarak birçok nimetleri ikram etti. Bunun şükrü olarak hizmetimizin kalitesini artıralım ve darkalıpçı bağnaz olmayalım. Ve şunu unutmayalım müminler kardeştir. Tabiiki bir makalede her noktayı teferruatlıca anlatmaya imkan yoktur. Dünya da benim düşüncelerimin dayanağını teşkil edecek belki de anlatmak istediğimi kolayca izah edecek örnekler var. Bunlardan en yakın ve ibretli örnek Afganistandır.     Allah lütuf etti afganlı mücahitler son yüzyıl ın en büyük zulüm imparatorluğu olan SSSBC' yi dize getirdiler ve dağılmasına sebep oldular. Ama sonra birbirlerine düştüler. İktidarı paylaşamadılar ve amerika nato ile birlikte tepelerine bindi. Nice canlar telef oldu.hala sıkıntı sürüyor. Daha sonra Irak ta olanları canlı yayınlarda seyrediyoruz. Şu soru ile sık sık karşılaşıyoruz: Dünya da müslüman ülkeler ve milletler niçin bu sefil durumu yaşıyor. Bu sorunun cevabı muhtelif olabilir.     Benim buna vereceğim cevap şu dur: Tevhide ittifakla gidilir. Tevhid dini olan İslam'ın mensupları en küçük farklılığı ayrılık sebebi görüp ihtilafa düşüyor ve kristal parçaları gibi etrafa saçılarak küçük lokmalar gibi yutuluyor. Dinin emri kesinlikle müminlerin kardeş olduğu yönündedir. Böyle bir kesinliğe rağmen hala kardeşliğimizi geliştiremiyorsak başımıza geleni hak ediyoruz demektir.    Kınalı küheylanlar ile akbörülü dervişler eli tesbihli tüccarlar sporcular sanatkarlar kardeşliği diri tutarak tevhide ittifak ile gitmeli ki Allahın rahmeti ve nusreti ulaşsın. Ve unutmamalı ki Allah ihlas sahiplerini ve birbirini sevenleri nihai hedefe ulaştıracaktır.     Bu konu da ki hadis-i şerif çok dikkate şayandır. Peygamber A.S. Buyurdular ki:”nefsim yed-i kudretinde olan Allah a yemin ederimki iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. Yaptığınız taktir de birbirinizi seveceğiniz şeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yaygınlaştırın.” Bu hadisi şerif müslümanlar için iyilikler isteyin ve gücünüz yettiğincede iyilikte bulunun emridir.