SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI

Zeytinburnu ve Surlar-FOTOGALERİ

27.03.2008 - 14:47, Güncelleme: 27.03.2008 - 14:47
 

Zeytinburnu ve Surlar-FOTOGALERİ

Toplam uzunluğu 22 km.’yi bulan İstanbul Surları üç ayrı bölgede bulunmaktadır. Bunlar sahilde yer alan Marmara Surları ve Haliç Surları’nın yanı sıra büyük çoğunluğu Zeytinburnu ilçe sınırları içerisinde yer alan Kara Surları’dır.

5420 metre uzunluğunda olan ve üzerinde 123 burç bulunan Kara Surları deniz kıyısındaki Mermer Kule’den başlayıp Edirnekapı civarına kadar Haliç yönüne doğru ilerler. Kara surları iki dizi halindedir ve arada derin bir hendek vardır. Surlar üzerinde dışarıyla bağlantıyı sağlayan büyüklü küçüklü 36 adet kapı vardır. Bu kapıların önemlilerinin altısı (Altın Kapı –diğer adıyla Yaldızlı Kapı-, Yedikule Kapısı, Belgrad Kapı, Silivri Kapı, Mevlana Kapı-bir diğer deyişle Mevlevîhane Kapısı- ve Topkapı) Zeytinburnu ilçesinde yer alır.   Gerek uzunluğu, gerekse özellikleri nedeniyle görkemli bir savunma sistemi olan bu surlar tarihte sadece iki kez aşılabilmiştir. Sayısız saldırıya hedef olan surlar, 1204 yılında Katolik Latinlerin, Ortodoks Bizans’ı istilasının ardından, 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet’in ordularına boyun eğmiştir. Surlar şehri savunma hususunda Çin Seddi kadar önem arzetmişlerdir. İmparatorların Prestij Kaynağı Kara Surları ilk olarak, M.S. 413 yılında İmparator II. Theodosius zamanında inşa edilmiştir. Tarih boyunca birçok kez depremler ve savaşlar nedeniyle zarar görmüş ama her yıkımın ardından onarılmıştır. İmparatorlar tarafından daima ilgi gösterilmiş, şehri koruma görevinin yanı sıra bir prestij kaynağı olarak görülmüştür. Osmanlılar döneminde bile, geniş impratorluk toprakları içinde savunma önemini yitirmiş olsa da gerekli onarımlar yapılmıştır. Ancak imparatorluğun son dönemlerinden itibaren kendi haline bırakılmıştır. 447 yılındaki şiddetli bir depremde surların büyük kısmı, birçok kule ile birlikte yıkılmıştır. O dönemde Avrupa’da Atilla fırtınası esmesinden dolayı yıkılan bölümler aynı yıl çabucak yenilenmiştir. Surlar 740 ve 1509 yıllarındaki depremlerde de çok büyük hasar görmüştür. 740 yılında İmparator III. Leon tamir için özel vergi koymuş, 1509′da ise bir yıl boyunca sekiz bin işçinin çalışmasıyla onarılabilmiştir. En Önemlisi Altın Kapı Surların deniz kenarındaki sınırında, ilginç kulelerden biri Mermer Kule vardır. Mermer Kule’nin yaklaşık bir kilometre içerisinde surların en önemli kapısı Porto Aurea (Altın Kapı) yer almaktadır. Altın Kapı, Via Egnetia adı verilen İstanbul-Roma yolunun başladığı nokta olmasının yanı sıra anıtsal bir özellik de taşır. I. Theodosius’un buraya yaptırdığı zafer takının ardından burası şehrin giriş kapısı olmuştur. İmparatorlar savaşta zafer kazandıktan sonra şehre bu zafer takından törenle geçerek girmeye başlamışlardır. II. Theodosius da takın yanına birer kule ekleterek kara surlarına bağlamıştır. Kemer ve cephesi altın yaldızlarla, altın kaplamalı bronz yazılarla ve heykellerle süslü olan kapıya bu nedenle “Yaldızlı Kapı” da denilmekteymiş. Yedikule Hisarı Fatih Sultan Mehmet, fetihten sonra yaptırdığı üç kuleyle buradaki kulelerin sayısını yediye çıkarmış ve burası beş köşeli yıldız biçimini alarak hisar görüntüsü kazanmıştır. O günden beri Yedikule Hisarı ya da Yedikule olarak anılmaktadır. Buradaki kulelerden biri Bizanslılar döneminde hapishane olarak kullanılmaktaydı. Osmanlılar burayı ilk olarak devlet hazinesi amacıyla kullanmış ama III. Murad’dan (1574-1595) sonra mekân, imparatorluğa zindan olarak hizmet vermiştir. Bu zindanlara vezirler, paşalar, asi saray mensupları gibi önemli yerli mahkumların yanı sıra savaş halinde bulunulan ülkelerin tutsak elçileri konulduğundan, imparatorluk tarihi açısından önem arzeden bir yerdir. Osmanlı tarihinin genç ve reformcu padişahı Genç Osman da yeniçeriler tarafından hapsedildiği Yedikule’de öldürülmüştür. 1959 yılında Cahide Tamer tarafından gerçekleştirilen başarılı onarımlar sayesinde Yedikule müze olarak faaliyete geçmiştir. Diğer Önemli Kapılar Adını, Kanuni’nin 1512 yılında gerçekleştirdiği Belgrad Seferi’nden sonra yanında getirdiği esnafı yerleştirdiği bölge olmasından alan Belgrad Kapı’dan sonra Silivri Kapı gelmektedir. Belgrad Kapı’dan sonra, yakınında bulunan Balıklı Ayazması nedeniyle zamanında Mukaddes Kaynak Kapısı da denilen Silivri Kapı gelir. Buradan sonra, adını yakınında kurulmuş olan mevlevîhaneden alan Mevlana Kapı gelmektedir. İçerilere doğru ilerledikçe karşımıza çıkan bir diğer kapı da Topkapı’dır. Topkapı Türk tarihi için en önemli kapıdır. 29 Mayıs 1453′de nihayete eren İstanbul Kuşatması’nın en yoğun çarpışmaları burada yaşanmış, Ulubatlı Hasan zafer sancağını buraya dikmiştir. Topkapı, 1950 yılında onarım görmüştür. 1980′lerde UNESCO tarafından “Dünya Mimari Mirası” listesine alınan surlar, 1987-1994 yılları arasında başarısız bir onarım yaşamıştır. İstanbul Surları’nın restorasyonu projesi çerçevesinde ilk planda ele alınması düşünülen Kara Surları’nın, çevre düzenlemesi yapılması ve açıkhava müzesi görünümü kazandırılmasıyla turistik mekâna dönüştürülmesi gündemdedir. ZEYTİNBURNUHABER.ORG
Toplam uzunluğu 22 km.’yi bulan İstanbul Surları üç ayrı bölgede bulunmaktadır. Bunlar sahilde yer alan Marmara Surları ve Haliç Surları’nın yanı sıra büyük çoğunluğu Zeytinburnu ilçe sınırları içerisinde yer alan Kara Surları’dır.

5420 metre uzunluğunda olan ve üzerinde 123 burç bulunan Kara Surları deniz kıyısındaki Mermer Kule’den başlayıp Edirnekapı civarına kadar Haliç yönüne doğru ilerler. Kara surları iki dizi halindedir ve arada derin bir hendek vardır.

Surlar üzerinde dışarıyla bağlantıyı sağlayan büyüklü küçüklü 36 adet kapı vardır. Bu kapıların önemlilerinin altısı (Altın Kapı –diğer adıyla Yaldızlı Kapı-, Yedikule Kapısı, Belgrad Kapı, Silivri Kapı, Mevlana Kapı-bir diğer deyişle Mevlevîhane Kapısı- ve Topkapı) Zeytinburnu ilçesinde yer alır.

 

Gerek uzunluğu, gerekse özellikleri nedeniyle görkemli bir savunma sistemi olan bu surlar tarihte sadece iki kez aşılabilmiştir. Sayısız saldırıya hedef olan surlar, 1204 yılında Katolik Latinlerin, Ortodoks Bizans’ı istilasının ardından, 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet’in ordularına boyun eğmiştir. Surlar şehri savunma hususunda Çin Seddi kadar önem arzetmişlerdir.

İmparatorların Prestij Kaynağı

Kara Surları ilk olarak, M.S. 413 yılında İmparator II. Theodosius zamanında inşa edilmiştir. Tarih boyunca birçok kez depremler ve savaşlar nedeniyle zarar görmüş ama her yıkımın ardından onarılmıştır. İmparatorlar tarafından daima ilgi gösterilmiş, şehri koruma görevinin yanı sıra bir prestij kaynağı olarak görülmüştür. Osmanlılar döneminde bile, geniş impratorluk toprakları içinde savunma önemini yitirmiş olsa da gerekli onarımlar yapılmıştır. Ancak imparatorluğun son dönemlerinden itibaren kendi haline bırakılmıştır.

447 yılındaki şiddetli bir depremde surların büyük kısmı, birçok kule ile birlikte yıkılmıştır. O dönemde Avrupa’da Atilla fırtınası esmesinden dolayı yıkılan bölümler aynı yıl çabucak yenilenmiştir. Surlar 740 ve 1509 yıllarındaki depremlerde de çok büyük hasar görmüştür. 740 yılında İmparator III. Leon tamir için özel vergi koymuş, 1509′da ise bir yıl boyunca sekiz bin işçinin çalışmasıyla onarılabilmiştir.

En Önemlisi Altın Kapı

Surların deniz kenarındaki sınırında, ilginç kulelerden biri Mermer Kule vardır. Mermer Kule’nin yaklaşık bir kilometre içerisinde surların en önemli kapısı Porto Aurea (Altın Kapı) yer almaktadır. Altın Kapı, Via Egnetia adı verilen İstanbul-Roma yolunun başladığı nokta olmasının yanı sıra anıtsal bir özellik de taşır. I. Theodosius’un buraya yaptırdığı zafer takının ardından burası şehrin giriş kapısı olmuştur. İmparatorlar savaşta zafer kazandıktan sonra şehre bu zafer takından törenle geçerek girmeye başlamışlardır.

II. Theodosius da takın yanına birer kule ekleterek kara surlarına bağlamıştır. Kemer ve cephesi altın yaldızlarla, altın kaplamalı bronz yazılarla ve heykellerle süslü olan kapıya bu nedenle “Yaldızlı Kapı” da denilmekteymiş.

Yedikule Hisarı

Fatih Sultan Mehmet, fetihten sonra yaptırdığı üç kuleyle buradaki kulelerin sayısını yediye çıkarmış ve burası beş köşeli yıldız biçimini alarak hisar görüntüsü kazanmıştır. O günden beri Yedikule Hisarı ya da Yedikule olarak anılmaktadır.

Buradaki kulelerden biri Bizanslılar döneminde hapishane olarak kullanılmaktaydı. Osmanlılar burayı ilk olarak devlet hazinesi amacıyla kullanmış ama III. Murad’dan (1574-1595) sonra mekân, imparatorluğa zindan olarak hizmet vermiştir. Bu zindanlara vezirler, paşalar, asi saray mensupları gibi önemli yerli mahkumların yanı sıra savaş halinde bulunulan ülkelerin tutsak elçileri konulduğundan, imparatorluk tarihi açısından önem arzeden bir yerdir. Osmanlı tarihinin genç ve reformcu padişahı Genç Osman da yeniçeriler tarafından hapsedildiği Yedikule’de öldürülmüştür.

1959 yılında Cahide Tamer tarafından gerçekleştirilen başarılı onarımlar sayesinde Yedikule müze olarak faaliyete geçmiştir.

Diğer Önemli Kapılar

Adını, Kanuni’nin 1512 yılında gerçekleştirdiği Belgrad Seferi’nden sonra yanında getirdiği esnafı yerleştirdiği bölge olmasından alan Belgrad Kapı’dan sonra Silivri Kapı gelmektedir.

Belgrad Kapı’dan sonra, yakınında bulunan Balıklı Ayazması nedeniyle zamanında Mukaddes Kaynak Kapısı da denilen Silivri Kapı gelir. Buradan sonra, adını yakınında kurulmuş olan mevlevîhaneden alan Mevlana Kapı gelmektedir.

İçerilere doğru ilerledikçe karşımıza çıkan bir diğer kapı da Topkapı’dır. Topkapı Türk tarihi için en önemli kapıdır. 29 Mayıs 1453′de nihayete eren İstanbul Kuşatması’nın en yoğun çarpışmaları burada yaşanmış, Ulubatlı Hasan zafer sancağını buraya dikmiştir. Topkapı, 1950 yılında onarım görmüştür.

1980′lerde UNESCO tarafından “Dünya Mimari Mirası” listesine alınan surlar, 1987-1994 yılları arasında başarısız bir onarım yaşamıştır. İstanbul Surları’nın restorasyonu projesi çerçevesinde ilk planda ele alınması düşünülen Kara Surları’nın, çevre düzenlemesi yapılması ve açıkhava müzesi görünümü kazandırılmasıyla turistik mekâna dönüştürülmesi gündemdedir.

Belgrad Kapı

ZEYTİNBURNUHABER.ORG

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
bahis siteleri spor bahisleri yüksek oranlar banko iddaa tahminleri