SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI
Fatih Aydoğan
Köşe Yazarı
Fatih Aydoğan
 

VATANDAŞ DEVAM DEDİ !

Nihayet ülkemiz seçimini yaptı ve vatandaş “Türkiye’yi Recep Tayyip Erdoğan yönetmelidir” dedi. Sandıktan farklı bir sonucun çıkması çok ihtimal dahilinde değildi ancak muhalefetin blok oluşturma çabası sebebi ile sayım yapılana kadar tereddütler giderilemedi. Oy verme saatinin akabinde sandıklar açıldı ve olması gereken tecelli etti, Cumhurbaşkanı Erdoğan artık 1. Devlet Başkanı olarak adını altın harflerle Türkiye siyaset tarihine yazdırdı. Neden olması gereken dedim… Çünkü sahaya bakıldığı zaman, liderlerin performansını bir kenara bırakacak olursak, teşkilatlar içerisinde sadece Ak Parti teşkilatlarının yoğun mesaisi vardı. Diğer partiler anlaşılamayacak şekilde çok zayıf kaldılar. Yapılan faaliyetler ve programlar yanlıştır veya doğrudur tartışılır ancak tartışılmayan bir gerçek vardır, vatandaş çalışanı görür onu takdir eder, Allah çalışanı görür onu mükafatlandırır. Bu sebeple Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim zaferi anasının ak sütü gibi helaldir. Artık 2023 yılına kadar çalışma ve ülkemiz için kalkınma vaktidir.   Yukarıda seçim analizi yaparken 1.Devlet Başkanı Erdoğan’ın başarısının altını çizdik ama milletvekili sonuçlarını yorumlamadık. Partiler arasında oylardaki geçiş sebebi ile önümüzdeki günler muhalefet tarafında farklı ve sürpriz gelişmelere gebe olmuştur. Örneğin, Muharrem İnce, CHP’den çok daha fazla oy almıştır ve vatandaş bana daha fazla oy verdi diyerek önümüzdeki dönemin nasıl geçeceğinin işaretini vermiştir. Kendisine göre oldukça başarılı olmuştur ama ne milletvekilidir ne de partide bir görevi bulunmaktadır. Muhtemelen CHP’de kazan kaynayacak gibi durmaktadır. İyi Parti’de de tuhaf bir durum var. İyi parti mecliste 43 milletvekili ile temsil edilecek ancak Meral Akşener meclis dışında kalmıştır. Yani mecliste partisinin başında olamayacaktır, İyi Parti’de de bir genel başkanlık krizi ortaya çıkabilir. Saadet Partisi için söylenecek bir şey bulamadım. Ne yaptılar, ne yapacaklar, ne yapmaya çalışıyorlar anlaşılabilecek bir durum söz konusu değildir. MHP ise Cumhurbaşkanı adayı çıkarmamasına rağmen baraj üzerinde oy olarak güven tazelemiştir. Dik durmuştur, taviz vermemiştir ve karizmatik bir başarı elde etmiştir. Muhakkak ki takdir edilecek bir durumdur. Ak Parti ise mecliste çoğunluğu sağlayamamış olsa bile 295 milletvekili ile oldukça yüksek oranda temsil kabiliyeti oluşturmuştur. MHP ile kurduğu Cumhur İttifakı sayesinde de meclis çoğunluğu açısından sorun yaşamayacağı öngörülmektedir. Yeni sistem gereği hükümet kurma endişesi bulunmamaktadır ve önemli yasaları çıkartırken de ittifak desteği ile sorun yaşamayacaktır. Tabi bu durum MHP’nin elinin güçlü olmasına da olanak sağlamıştır. Seçim sonuçlarına göre partiler açısından en önemli detay ise Ak Parti oyları ile Devlet Başkanı oyları arasındaki makasın çok açılmış olmasıdır. Ak Parti oyu şu kadardı, MHP’den bu kadar geldi, ordan oraya geçti burdan buraya geçti demeye çok gerek yok. İşin matematiğine bakılırsa farklı analizler yapılabilir ancak en dikkat çekici olan, seçimlerde Ak Parti seçmeninin bir kısmının, Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiği halde kendi partisine oy vermemesidir. Ak Parti’nin 1 Kasım 2015  ve 24 Haziran 2018 milletvekili seçimi oy oranlarını iyi okuması ve seçmenlerin tercih değişimlerini iyi analiz etmesi gerekmektedir. Zaman su gibi akıp gitmektedir. Bir bakmışız yerel seçimler gelmiş, bir bakmışız 2023’te sandık başına gitmişiz.  Hep inandığım bir yaklaşım var; Ankara’yı özellikle İstanbul’u kaybeden merkezi hükümeti de kaybeder. AK Parti, Başkanlık seçimi ve meclis çoğunluğu dikkate alındığında bu seçimlerin galibidir. Ancak rehavete kapılmadan, sahadan çekilmeden çalışmaya devam edilmelidir. Zaman, vatandaşın gönlüne girme, kırgın olanları kazanma vaktidir…
Ekleme Tarihi: 26 Haziran 2018 - Salı

VATANDAŞ DEVAM DEDİ !

Nihayet ülkemiz seçimini yaptı ve vatandaş “Türkiye’yi Recep Tayyip Erdoğan yönetmelidir” dedi. Sandıktan farklı bir sonucun çıkması çok ihtimal dahilinde değildi ancak muhalefetin blok oluşturma çabası sebebi ile sayım yapılana kadar tereddütler giderilemedi. Oy verme saatinin akabinde sandıklar açıldı ve olması gereken tecelli etti, Cumhurbaşkanı Erdoğan artık 1. Devlet Başkanı olarak adını altın harflerle Türkiye siyaset tarihine yazdırdı. Neden olması gereken dedim… Çünkü sahaya bakıldığı zaman, liderlerin performansını bir kenara bırakacak olursak, teşkilatlar içerisinde sadece Ak Parti teşkilatlarının yoğun mesaisi vardı. Diğer partiler anlaşılamayacak şekilde çok zayıf kaldılar. Yapılan faaliyetler ve programlar yanlıştır veya doğrudur tartışılır ancak tartışılmayan bir gerçek vardır, vatandaş çalışanı görür onu takdir eder, Allah çalışanı görür onu mükafatlandırır. Bu sebeple Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim zaferi anasının ak sütü gibi helaldir. Artık 2023 yılına kadar çalışma ve ülkemiz için kalkınma vaktidir.  

Yukarıda seçim analizi yaparken 1.Devlet Başkanı Erdoğan’ın başarısının altını çizdik ama milletvekili sonuçlarını yorumlamadık. Partiler arasında oylardaki geçiş sebebi ile önümüzdeki günler muhalefet tarafında farklı ve sürpriz gelişmelere gebe olmuştur. Örneğin, Muharrem İnce, CHP’den çok daha fazla oy almıştır ve vatandaş bana daha fazla oy verdi diyerek önümüzdeki dönemin nasıl geçeceğinin işaretini vermiştir. Kendisine göre oldukça başarılı olmuştur ama ne milletvekilidir ne de partide bir görevi bulunmaktadır. Muhtemelen CHP’de kazan kaynayacak gibi durmaktadır. İyi Parti’de de tuhaf bir durum var. İyi parti mecliste 43 milletvekili ile temsil edilecek ancak Meral Akşener meclis dışında kalmıştır. Yani mecliste partisinin başında olamayacaktır, İyi Parti’de de bir genel başkanlık krizi ortaya çıkabilir. Saadet Partisi için söylenecek bir şey bulamadım. Ne yaptılar, ne yapacaklar, ne yapmaya çalışıyorlar anlaşılabilecek bir durum söz konusu değildir. MHP ise Cumhurbaşkanı adayı çıkarmamasına rağmen baraj üzerinde oy olarak güven tazelemiştir. Dik durmuştur, taviz vermemiştir ve karizmatik bir başarı elde etmiştir. Muhakkak ki takdir edilecek bir durumdur. Ak Parti ise mecliste çoğunluğu sağlayamamış olsa bile 295 milletvekili ile oldukça yüksek oranda temsil kabiliyeti oluşturmuştur. MHP ile kurduğu Cumhur İttifakı sayesinde de meclis çoğunluğu açısından sorun yaşamayacağı öngörülmektedir. Yeni sistem gereği hükümet kurma endişesi bulunmamaktadır ve önemli yasaları çıkartırken de ittifak desteği ile sorun yaşamayacaktır. Tabi bu durum MHP’nin elinin güçlü olmasına da olanak sağlamıştır. Seçim sonuçlarına göre partiler açısından en önemli detay ise Ak Parti oyları ile Devlet Başkanı oyları arasındaki makasın çok açılmış olmasıdır. Ak Parti oyu şu kadardı, MHP’den bu kadar geldi, ordan oraya geçti burdan buraya geçti demeye çok gerek yok. İşin matematiğine bakılırsa farklı analizler yapılabilir ancak en dikkat çekici olan, seçimlerde Ak Parti seçmeninin bir kısmının, Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiği halde kendi partisine oy vermemesidir. Ak Parti’nin 1 Kasım 2015  ve 24 Haziran 2018 milletvekili seçimi oy oranlarını iyi okuması ve seçmenlerin tercih değişimlerini iyi analiz etmesi gerekmektedir.

Zaman su gibi akıp gitmektedir. Bir bakmışız yerel seçimler gelmiş, bir bakmışız 2023’te sandık başına gitmişiz.  Hep inandığım bir yaklaşım var; Ankara’yı özellikle İstanbul’u kaybeden merkezi hükümeti de kaybeder. AK Parti, Başkanlık seçimi ve meclis çoğunluğu dikkate alındığında bu seçimlerin galibidir. Ancak rehavete kapılmadan, sahadan çekilmeden çalışmaya devam edilmelidir. Zaman, vatandaşın gönlüne girme, kırgın olanları kazanma vaktidir…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.