Seçimler sonuçlandı ve üzerinden 1 aydan fazla süre geçti. Bu yazıyı kaleme almadan seçim atmosferinin soğumasını özellikle bekledim. Seçim sonuçlarını global olarak değerlendirdikten sonra yerel olarak Zeytinburnu özelinde de tespitlerimi paylaşmak istiyorum.
Türkiye genelinde, Ak Parti %45,6, CHP %27,8, MHP %15,2 ve BDP %4,2 oy aldı. Ak Parti 8.kez girdiği seçim maratonunu yine 1.likle ve açık ara farkla önde tamamladı. Aldığı orana göre 2.parti olmasına karşın, beklentileri karşılayamaması ve hedeflediği illerin çoğunu kaybetmesi sebebi ile CHP seçimin kaybedeni olmuştur. Türkiye’nin gözbebeği İstanbul’da müthiş bir kutuplaşma oluşmuş ve Sarıgül, 2009 seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nun aldığı oyu arttırmasına rağmen, güç birliği yapılmış bir ortamda bile Kadir Topbaş’ın bileğini bükememiştir.
MHP ise Manisa, Adana ve Mersin gibi 3 büyükşehiri alarak önemli bir başarı sağlamıştır ancak Kars hariç doğuya hitap edememiştir. En önemlisi de özellikle İstanbul ve Ankara’da güçlü aday çıkarmayarak, söylemese de CHP adaylarına destek oluşturması, bugün olmasa da yarın sorunlara yol açacaktır. En az oyu alan BDP ise istediğine yakın bir sonuç elde etmiştir. Ancak BDP’de Türkiye’nin geneline hitap etmediğini ve sadece bölgesel gücü olduğunu teyit etmiş durumdadır. Bazı ilçeleri Ak Parti’ye kaptırması ve şehirlerde Ak Parti’nin çok oy alması önümüzdeki dönem için ciddi bir uyarı olmuştur.
Türkye genelindeki fotoğraf Ak Parti’nin başarısını net olarak ortaya koymaktadır. 2009’a göre oylarını 5.3 puan arttırdı. Üç büyük şehirden İstanbul ve Ankara’yı yine kazandı. 45 il, 447 ilçe bu seçimde 49 il 561 ilçeye yükseldi. 2009’da 15.4 milyon olan oy sayısını 19 milyona çıkardı. En yüksek oy oranı yüzde 67 ile Rize oldu. Hatay’ı kaybetti ancak, Antalya’yı yeniden kazandı.
Seçimlerden önce konuşulan en önemli konu Cemaat ve Ak Parti arasında ortaya çıkan gerginlikti. Cemaat yöneticileri, Zaman Gazetesi satın alan herkesi, eğitime verilen katkıdan dolayı sempati ile yaklaşan tüm vatandaşları, karınca kararınca yardım ve burs veren ahalinin tamamını kendi mensubu zannetti. Ve kendilerinden o kadar emindiler ki, kendi yaptıkları anketlerde Ak Parti %30 oy alacak kadar erimişti. Ama bir şey atldılar.
MEMLEKET MESELESİ… Bu ülke fertleri için doğru veya yanlış, işin ucunda memleket olduğu anlaşılırsa veya halk buna inanırsa gerisi gerçekten teferruat oluyormuş. Cemaatte söz sahibi olanlar eminim ki seçimden sonra bizim oylar nerede diye kara kara düşünmüşlerdir. Bu konuyu düşünüce aklıma Nasrettin Hoca’nın hikayesi geldi.
Nasreddin Hoca’nın canı bir gün yahni ister. Kasaba gidip iki kilo et alır, eve gönderir. Hocanın karısı, yahniyi pişirirken komşuları çıkagelir. Misafire ikram edecek başka şeyi olmadığından yahniyi pişirip, komşularına ikram eder. Akşam olup da evine yorgun argın dönen Hoca, yahninin özlemiyle sofraya kurulur. Biraz sonra karısı Hocanın önüne bir tabak bulgur aşı koyar. Hoca kızar: “Hatun, hani bizim yahni?” Karısı misafire ikram ettiğini söylemeye cesaret edemez.“Hiç sorma efendi! Senin gönderdiğin eti kedi yedi” der. Hoca sofradan kalkar. Kediye bakar. Kedinin zayıflıktan bir deri bir kemik ve açlıktan bitkin halde olduğunu görür. Bir karısına bir kediye bakar. “Hatun, gerçekten eti bu bizim kedi mi yedi?” diye sorar. Karısı:”Evet Efendi! Bu utanmaz kedi yedi” der. Hoca, koşarak el terazisini getirir. Terazinin bir gözüne kediye, öbür gözüne kilogramları koyar. kedi tam iki kilo gelir. Hoca karısına bakarak: “Bak hatun! Şu gördüğün bizim kedi tam iki kilo geldi. Aldığım et de iki kiloydu. Bu tarttığım kedi ise, et nerede? yok bu tarttığım et ise, kedi nerede? Diye sorar. Cemaatin durumunu bu hikaye çok iyi özetlemektedir.
Zeytinburnu özelinde ise, Türkiye genelinde olduğu gibi seçim Ak Parti’nin başarısı ile sonuçlandı. Murat Aydın %50 oy alarak 4.kez Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu. Ak Parti’nin genel başarısının yanında Murat Aydın’ın 15 yıllık Başkanlık performansı da seçimlerin lehine sonuçlanmasında çok büyük katkı yaptı. Marka konut projelerinin gelmesiyle ilçenin mülk değerlerinin artması, kamunun Marmaray ve Büyükşehir’in Şehir Parkı projesi, askeri lojmanların parka dönüştürülmesi projesinin yanında Başkan Murat Aydın’ın halkı kucaklayan seçim stratejisi başarıyı kaçınılmaz hale getirdi.
CHP’de seçime son derece özen göstererek hazırlandı, meclis üyeleri seçiminde farklılıklar oluşturulmaya çalışıldı, son anda Adil Emecan ismi meclis üyesi listesinde yer alınca, ilçe siyasetine önemli bir hareket geldi ancak yukarıda anlattığım hususlar sebebi ile Murat Aydın’ın kazanması kaçınılmaz sonuçtu. MHP seçimi kazanamayacak olsa da meclis üyesi çıkarılması noktasında çok ciddi saha çalışması yaptı ancak yeterli olmadı. Sonuç olarak Ak Parti 2009 yerel seçimlerinde 66 bin olan oy sayısını 81 bine çıkarmış, CHP 49 bin olan oy sayısını 48 bine düşürmüştür. Bu durum meclis üyesi sandalyelerine 26 Ak Parti, 11 CHP üyesi olarak yansıdı.
Siyaset çok uzun bir maraton olup, seçimler birbirini takip edecektir. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi, sonrasında partilerin il ve ilçe kongreleri ve 2015 yılında genel seçim var. Çok hareketli geçecek olan 1 yıla yakın sürenin ülkemizin bütünlüğüne zarar vermeden ve sağduyu ile geçirilmesi temennisi ile yaşadığımız 30 Mart 2014 yerel seçimlerinin hayırlı olmasını diliyorum.
Saygılarımla,
Fatih Aydoğan