SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI

Öğretmenler Meslektaşları İçin Yürüdü

EĞİTİM 03.05.2012 - 20:02, Güncelleme: 03.05.2012 - 20:02
 

Öğretmenler Meslektaşları İçin Yürüdü

Zeytinburnu'nda bir öğretmenin öğrencisinin yakınları tarafından bıçaklı saldırıya uğraması üzerine, okul önünde toplanan meslektaşları saldırıyı yürüyüşle protesto etti.

Zeytinburnu'nda bir öğretmenin öğrencisinin yakınları tarafından bıçaklı saldırıya uğraması üzerine, okul önünde toplanan meslektaşları saldırıyı yürüyüşle protesto etti. Yürüyüş esnasında saldırıya uğrayan öğretmen Mehmet Arslan'ın kendisine destek veren öğretmenlere evinden el salladığı da görüldü. Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen üyeleri ve çok sayıda öğretmen geçtiğimiz günlerde Dr. Reşit Galip İlköğretim Okulu'nda öğretmen olan Mehmet Arslan'ın okul çıkışı bir öğrencisinin yakınları tarafından döner bıçaklı saldırıya uğramasını protesto etti. Okul önünde bir araya gelen öğretmen ve öğrenciler, "Öğretmene uzanan eller kılsın", "Alo 147 öğretmenimi bıçakladım" şeklinde pankartlar açarak sloganlar attı. Daha sonra yürüyüşe geçen gruba, öğretmen Mehmet Aslan'ın evinden el sallayarak destek verdiği ve eşinin de duygusal anlar yaşadığı görüldü. Yürüyüşe: Eğitim-Bir-Sen, Türk–Eğitim–Sen, Eğitm-Sen, Eğitim-İş Adına; Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Emrullah Aydın, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Basın Yayın Sekreteri Ömer Çakmak, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Sosyal İşler Sekreteri Fethi Cebeci, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Denetleme Kurulu Üyesi Yunus Özbek, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Başkanı Ahmet Çoşkun, Eğitim-Bir-Sen Güngören İlçe Başkanı Ferhat Öztürk, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Sekreteri Hasan Süpçin, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Teşkilatlanma Sekreteri Günay Çınar, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Basın-Yayın Sekreteri Ümit Gürakın, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçesi okul temsilcileri, MHP Zeytinburnu İlçe Teşkilatı ve CHP Zeytinburnu Teşkilatı tam kadro, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu Temsilciliği’ne bağlı çok sayıda üye okul müdürü, müdür yardımcısı ve öğretmen eyleme katıldılar. Zeytinburnu Kaymakamlığı önünde açıklama yapan Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan, "40 yıl kölesi olurum diyen Hz. Ali'nin anlayışı ile bugün geldiğimiz nokta arasında büyük bir çelişki bulunmaktadır. Son yıllarda büyük artış gösteren öğretmenlere yönelik şiddet ve saldırılar bunu en büyük göstergesidir. Neredeyse her gün eğitim ve bilim yuvalarımızda öğretmenler sözlü ya da fiziksel saldırıya uğramaktadır. Gün geliyor bir öğrenci öğretmeni bıçaklıyor, gün geliyor veliler ellerinde sopalarla öğretmenlere meydan dayağı çekiyor. Gün geliyor öğretmenler velilerin döner bıçaklı saldırısıyla karşı karşıya kalıyor" dedi. Öğretmenlere yönelik şiddeti kınadıklarını ve saldırıların sineye çekilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Bostan şunları söyledi. ''Nitekim onbeş gün içinde; Kütahya’da bir öğretmenimizin öğrencisi tarafından bıçakla yaralanması, İstanbul Esenyurt’ta bir öğretmenimizin öğrencisi tarafından diğer öğrencilerin gözü önünde bıçaklı saldırıya uğraması, Sakarya’da bir velinin öğretmeni tekme-tokat dövmesi ve yine 3 gün önce Zeytinburnu Dr. Reşit Galip İlköğretim Okulu öğretmeni Mehmet Arslan’ın okul çıkışında bir öğrencisinin iki yakını tarafından döner bıçağı ile saldırıya uğrayıp yaralanması, öğretmenlere yönelik saldırıların hız kazandığını ortaya koymaktadır.Öğretmenlerimize yönelik bu çirkin, şiddet dolu ve aşağılayıcı hareketleri ve saldırıları kabul etmemiz, sineye çekmemiz asla mümkün değildir. Öğretmenlik mesleği kutsal bir meslektir. Kutsallığını da korumaya devam edecektir. Böyle alçakça saldırılar karşısında susulması, tepkisiz kalınması beklenemez. Gün geçtikçe öğretmenlik mesleğini yıpratanlar bu olayları yok sayma anlayışından vazgeçmelidir. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in ve bürokratlarının bu içler acısı ve düşündürücü manzarayı film seyreder gibi seyretmesi, öğretmenlere sahip çıkmaması, öğretmenlere yönelik şiddeti önlemek için acil eylem planı hazırlamaması, üstüne üstük öğretmenlere bu tür saldırılara karşı ses çıkarmamasını ve protesto etmemesini önermesi üzüntümüzü bir kat daha artırmaktadır.Okullarda tehlike zilleri çalarken, öğretmenler hemen her gün öğrenci ve veliler tarafından saldırıya uğrarken, öğretmenlerin can güvenliği tehdit altındayken bu olaylara karşı önlem almayanların hala koltuklarında oturması ve öğretmenlere bu tür olaylara tepki göstermemelerini istemesi düşündürücüdür. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer; genç nesilleri yarınlara hazırlayan, öğrencilerini kendi çocuğu gibi sahiplenen, onların dertleriyle dertlenen, sevinçlerine ortak olan, yeri geldiğinde öğrencilerinin kalemini, defterini alan, onlarla ekmeğini paylaşan, büyük bir özveri ile görev yapan öğretmenlerimize yapılan bu insanlık dışı muameleye daha ne kadar sessiz kalacaktır?Milli Eğitim Bakanı ne zaman makam odasından dışarı çıkacak, kendi personeli ile kucaklaşacak ve onları sahiplenecektir? Milli Eğitim Bakanı ne zaman bu konuda önlem alınması için Bakanlığı en üst seviyede alarma geçirecektir? Öğretmene yönelik şiddeti münferit olaylar gibi göremeyiz. Çünkü öğretmenler yıllardır öğrenci ve veli şiddetine maruz kalmaktadır. Bunun nedeni de; öğretmenlerin bir paçavra gibi kenara atılması, etkisizleştirilmesi, değersizleştirilmesi, korunup, kollanmamasıdır. Öğretmenleri çok maaş alıp, az çalışıyormuş gibi kamuoyuna lanse edenler, öğretmenlerin maddi ve özlük haklarını hiçbir şekilde savunmayanlar, sözleriyle öğretmenleri incitenler, onları küçümseyip, hor görenler okullarda öğretmene uygulanan şiddetin bir numaralı sorumlularıdır. Okullarda öğretmenin etkinliği son yıllarda çok azaltılmıştır. Öğretmenler etkisizleştirilmiş ve yetkisizleştirilmiştir. Öğretmene yönelik şiddeti önemsiz gibi görmek, bunu es geçmek önümüzdeki yıllarda okullarda şiddet olaylarının çok daha fazla artmasına zemin hazırlayacaktır. Yıllardan beri git-gide büyüyen sokak serserilerinin yaratmış olduğu Sokak Terörü, artık toplumumuzu patlama noktasına getirecek çok tehlikeli bir noktaya doğru tırmanarak Şehir Terörü’ne dönüşmüş bulunmaktadır. Güpegündüz sokak ortasında cinayet işleyen, okul ve adliye basan, öğretmenleri, öğrencileri, hakimleri öldüren veya yaralayan, öğrencilerden ve esnaftan tehditle haraç toplayan sokak zorbaları ve uyuşturucu müptelası krıminal tiplerin meydana getirdiği terör yalnız emniyet tedbiri ile önlenemez. Aynı zamanda velilerimize ve bütün yetkililere büyük görev düşmektedir. Buradan öğrenci velilerimiz ve yakınlarına seslenmek istiyoruz: Çocuklarımızın ve gençlerimizin daha iyi yetişmesinde ailelerimize de büyük görevler düşmektedir. Her şeyin okuldan, öğretmenlerden ve resmî kurumlardan beklenemeyeceğini kabul ederek; asıl eğitimin ve terbiyenin ailede verildiğinin bilincine vararak, onları, evlâtlarıyla daha yakından ilgilenmeye, onlara asla kötü örnek olmamaya; huzurlu ve sağlıklı aile ortamı yaratmaya, aile içi şiddetten ve aile parçalanmalarına sebebiyet vermekten, çocuklarımızı ve gençlerimizi kötü alışkanlıklara özendirici ve örnek olucu davranışlardan kaçınmaya davet ediyor ve şu hususu önemine binaen vurgulayarak hatırlatıyoruz: Unutulmamalıdır ki, sonuçta kendi evlâtlarının düşecekleri her türlü kötü durum, en fazla kendilerinin bağrını yakacaktır. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e seslenmeden geçmek mümkün değildir: Sayın Dinçer, MEB’ı olduğunuzu unutmayın ve öğretmenlere sahip çıkın.Öğretmenlere ve okul idarecilerine uygulanan şiddeti ve saldırıları durdurun, onların can güvenliğini sağlayın. Herkesi sorumluluğunu yerine getirmeye ve öğretmenlere sahip çıkmaya davet ediyoruz'' dedi ZEYTİNBURNUHABER.ORG-ÖZEL
Zeytinburnu'nda bir öğretmenin öğrencisinin yakınları tarafından bıçaklı saldırıya uğraması üzerine, okul önünde toplanan meslektaşları saldırıyı yürüyüşle protesto etti.
Zeytinburnu'nda bir öğretmenin öğrencisinin yakınları tarafından bıçaklı saldırıya uğraması üzerine, okul önünde toplanan meslektaşları saldırıyı yürüyüşle protesto etti. Yürüyüş esnasında saldırıya uğrayan öğretmen Mehmet Arslan'ın kendisine destek veren öğretmenlere evinden el salladığı da görüldü.

Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen üyeleri ve çok sayıda öğretmen geçtiğimiz günlerde Dr. Reşit Galip İlköğretim Okulu'nda öğretmen olan Mehmet Arslan'ın okul çıkışı bir öğrencisinin yakınları tarafından döner bıçaklı saldırıya uğramasını protesto etti. Okul önünde bir araya gelen öğretmen ve öğrenciler, "Öğretmene uzanan eller kılsın", "Alo 147 öğretmenimi bıçakladım" şeklinde pankartlar açarak sloganlar attı. Daha sonra yürüyüşe geçen gruba, öğretmen Mehmet Aslan'ın evinden el sallayarak destek verdiği ve eşinin de duygusal anlar yaşadığı görüldü.

Yürüyüşe: Eğitim-Bir-Sen, Türk–Eğitim–Sen, Eğitm-Sen, Eğitim-İş Adına; Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Emrullah Aydın, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Basın Yayın Sekreteri Ömer Çakmak, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Sosyal İşler Sekreteri Fethi Cebeci, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Denetleme Kurulu Üyesi Yunus Özbek, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Başkanı Ahmet Çoşkun, Eğitim-Bir-Sen Güngören İlçe Başkanı Ferhat Öztürk, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Sekreteri Hasan Süpçin, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Teşkilatlanma Sekreteri Günay Çınar, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçe Basın-Yayın Sekreteri Ümit Gürakın, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu İlçesi okul temsilcileri, MHP Zeytinburnu İlçe Teşkilatı ve CHP Zeytinburnu Teşkilatı tam kadro, Eğitim-Bir-Sen Zeytinburnu Temsilciliği’ne bağlı çok sayıda üye okul müdürü, müdür yardımcısı ve öğretmen eyleme katıldılar.

Zeytinburnu Kaymakamlığı önünde açıklama yapan Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan, "40 yıl kölesi olurum diyen Hz. Ali'nin anlayışı ile bugün geldiğimiz nokta arasında büyük bir çelişki bulunmaktadır. Son yıllarda büyük artış gösteren öğretmenlere yönelik şiddet ve saldırılar bunu en büyük göstergesidir. Neredeyse her gün eğitim ve bilim yuvalarımızda öğretmenler sözlü ya da fiziksel saldırıya uğramaktadır. Gün geliyor bir öğrenci öğretmeni bıçaklıyor, gün geliyor veliler ellerinde sopalarla öğretmenlere meydan dayağı çekiyor. Gün geliyor öğretmenler velilerin döner bıçaklı saldırısıyla karşı karşıya kalıyor" dedi.

Öğretmenlere yönelik şiddeti kınadıklarını ve saldırıların sineye çekilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Bostan şunları söyledi.

''Nitekim onbeş gün içinde; Kütahya’da bir öğretmenimizin öğrencisi tarafından bıçakla yaralanması, İstanbul Esenyurt’ta bir öğretmenimizin öğrencisi tarafından diğer öğrencilerin gözü önünde bıçaklı saldırıya uğraması, Sakarya’da bir velinin öğretmeni tekme-tokat dövmesi ve yine 3 gün önce Zeytinburnu Dr. Reşit Galip İlköğretim Okulu öğretmeni Mehmet Arslan’ın okul çıkışında bir öğrencisinin iki yakını tarafından döner bıçağı ile saldırıya uğrayıp yaralanması, öğretmenlere yönelik saldırıların hız kazandığını ortaya koymaktadır.Öğretmenlerimize yönelik bu çirkin, şiddet dolu ve aşağılayıcı hareketleri ve saldırıları kabul etmemiz, sineye çekmemiz asla mümkün değildir. Öğretmenlik mesleği kutsal bir meslektir. Kutsallığını da korumaya devam edecektir. Böyle alçakça saldırılar karşısında susulması, tepkisiz kalınması beklenemez. Gün geçtikçe öğretmenlik mesleğini yıpratanlar bu olayları yok sayma anlayışından vazgeçmelidir.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in ve bürokratlarının bu içler acısı ve düşündürücü manzarayı film seyreder gibi seyretmesi, öğretmenlere sahip çıkmaması, öğretmenlere yönelik şiddeti önlemek için acil eylem planı hazırlamaması, üstüne üstük öğretmenlere bu tür saldırılara karşı ses çıkarmamasını ve protesto etmemesini önermesi üzüntümüzü bir kat daha artırmaktadır.Okullarda tehlike zilleri çalarken, öğretmenler hemen her gün öğrenci ve veliler tarafından saldırıya uğrarken, öğretmenlerin can güvenliği tehdit altındayken bu olaylara karşı önlem almayanların hala koltuklarında oturması ve öğretmenlere bu tür olaylara tepki göstermemelerini istemesi düşündürücüdür.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer; genç nesilleri yarınlara hazırlayan, öğrencilerini kendi çocuğu gibi sahiplenen, onların dertleriyle dertlenen, sevinçlerine ortak olan, yeri geldiğinde öğrencilerinin kalemini, defterini alan, onlarla ekmeğini paylaşan, büyük bir özveri ile görev yapan öğretmenlerimize yapılan bu insanlık dışı muameleye daha ne kadar sessiz kalacaktır?Milli Eğitim Bakanı ne zaman makam odasından dışarı çıkacak, kendi personeli ile kucaklaşacak ve onları sahiplenecektir? Milli Eğitim Bakanı ne zaman bu konuda önlem alınması için Bakanlığı en üst seviyede alarma geçirecektir? Öğretmene yönelik şiddeti münferit olaylar gibi göremeyiz. Çünkü öğretmenler yıllardır öğrenci ve veli şiddetine maruz kalmaktadır. Bunun nedeni de; öğretmenlerin bir paçavra gibi kenara atılması, etkisizleştirilmesi, değersizleştirilmesi, korunup, kollanmamasıdır. Öğretmenleri çok maaş alıp, az çalışıyormuş gibi kamuoyuna lanse edenler, öğretmenlerin maddi ve özlük haklarını hiçbir şekilde savunmayanlar, sözleriyle öğretmenleri incitenler, onları küçümseyip, hor görenler okullarda öğretmene uygulanan şiddetin bir numaralı sorumlularıdır.

Okullarda öğretmenin etkinliği son yıllarda çok azaltılmıştır. Öğretmenler etkisizleştirilmiş ve yetkisizleştirilmiştir. Öğretmene yönelik şiddeti önemsiz gibi görmek, bunu es geçmek önümüzdeki yıllarda okullarda şiddet olaylarının çok daha fazla artmasına zemin hazırlayacaktır. Yıllardan beri git-gide büyüyen sokak serserilerinin yaratmış olduğu Sokak Terörü, artık toplumumuzu patlama noktasına getirecek çok tehlikeli bir noktaya doğru tırmanarak Şehir Terörü’ne dönüşmüş bulunmaktadır. Güpegündüz sokak ortasında cinayet işleyen, okul ve adliye basan, öğretmenleri, öğrencileri, hakimleri öldüren veya yaralayan, öğrencilerden ve esnaftan tehditle haraç toplayan sokak zorbaları ve uyuşturucu müptelası krıminal tiplerin meydana getirdiği terör yalnız emniyet tedbiri ile önlenemez. Aynı zamanda velilerimize ve bütün yetkililere büyük görev düşmektedir.

Buradan öğrenci velilerimiz ve yakınlarına seslenmek istiyoruz: Çocuklarımızın ve gençlerimizin daha iyi yetişmesinde ailelerimize de büyük görevler düşmektedir. Her şeyin okuldan, öğretmenlerden ve resmî kurumlardan beklenemeyeceğini kabul ederek; asıl eğitimin ve terbiyenin ailede verildiğinin bilincine vararak, onları, evlâtlarıyla daha yakından ilgilenmeye, onlara asla kötü örnek olmamaya; huzurlu ve sağlıklı aile ortamı yaratmaya, aile içi şiddetten ve aile parçalanmalarına sebebiyet vermekten, çocuklarımızı ve gençlerimizi kötü alışkanlıklara özendirici ve örnek olucu davranışlardan kaçınmaya davet ediyor ve şu hususu önemine binaen vurgulayarak hatırlatıyoruz: Unutulmamalıdır ki, sonuçta kendi evlâtlarının düşecekleri her türlü kötü durum, en fazla kendilerinin bağrını yakacaktır.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e seslenmeden geçmek mümkün değildir: Sayın Dinçer, MEB’ı olduğunuzu unutmayın ve öğretmenlere sahip çıkın.Öğretmenlere ve okul idarecilerine uygulanan şiddeti ve saldırıları durdurun, onların can güvenliğini sağlayın. Herkesi sorumluluğunu yerine getirmeye ve öğretmenlere sahip çıkmaya davet ediyoruz''
dedi ZEYTİNBURNUHABER.ORG-ÖZEL
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
bahis siteleri spor bahisleri yüksek oranlar banko iddaa tahminleri