SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI

İstanbul’un siluetini hançerleyen ucubeler yıkılmayacak

KÜLTÜR 17.01.2018 - 10:30, Güncelleme: 17.01.2018 - 10:30
 

İstanbul’un siluetini hançerleyen ucubeler yıkılmayacak

Zeytinburnu'nda yükselen ve İstanbul'un tarihi yarımadasının siluetini bozan 16/9 Kuleleri, şehrin silüetini hançerlemeye devam edecek.

Zeytinburnu'ndan yükselip İstanbul'u İstanbul yapan tarihi yarımadanın silüetini bozan 16/9 Kuleleri tıraşlanmayacak. Astay Gayrimenkul, 2011'de imar planları ve yapı ruhsatlarının iptali edilmesi ve projenin bir bölümünün kamulaştırılması üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesine dava açmıştı. ZEYTİNBURNU BELEDİYESİNİN VERDİĞİ İMAR GEÇERLİ İstanbul 4. İdare Mahkemesi, Aralık 2009 tarihinde Zeytinburnu Belediyesi tarafından verilen yapı ruhsatının ve imar planının kesin ve nihai olarak geçerli olduğuna karar verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha önce bu gökdelenleri görünce "kahrolduğunu", sahibinden tıraşlamasını rica ettiğini, bunu yapmadığı için de onunla konuşmadığını dile getirmişti. ASTAY TÜM BASIN KURULUŞLARINA BASIN BİLDİRİSİ GEÇTİ OnaltıDokuz İstanbul projesini konu alan son mahkeme kararıyla ilgili olarak, kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur. OnaltıDokuz İstanbul projesiyle ilgili imar planları ve yapı ruhsatlarının iptali ile projenin bir bölümünün kamulaştırılmasını konu alan ve mutahaplarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi olduğu dava süreci 3 Ocak 2018 tarihi itibarıyla sonuçlanmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi aleyhine açılan ve 2011 yılından bu yana devam eden adli süreç sonunda, İstanbul 4. İdare Mahkemesi; mevzuat, tasdikli planlar ve tasdikli avan proje onayı çerçevesinde, Aralık 2009 tarihinde Zeytinburnu Belediyesi tarafından verilen yapı ruhsatının ve imar planının kesin ve nihai olarak geçerli olduğuna karar vermiştir. Söz konusu karar; projenin bu süreçteki haklılığını ortaya koymakta; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Büyük Türk Milleti’nin birlik ve bütünlüğünü hedef alan ihanet şebekesinin bağımsız Türk yargısını asla ele geçiremeyeceğini bizlere bir kez daha göstermektedir. Konuyla ilgili adli sürecin başladığı ilk günden bu yana, hukuka olan saygımız ve adaletin er ya da geç tecelli edeceğine yönelik inancımızla; mahkeme kararlarını etkileyebilecek tutum ve söylemlerden uzak durduk. İhanet şebekesi tarafından hayata geçirilen tüm oyun ve kumpaslara; söz konusu örgütün piyonları tarafından atılan her türlü iftira ve yalana rağmen, bağımsız Türk yargısına olan güvenimizi bir gün dahi kaybetmedik. MEĞER ASIL SUÇ FETÖ’NÜNMÜŞ !!! Ve süreç boyunca gördük ki; FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişimi sonrasında, İstanbul İdare Mahkemesi’nce verilen iptal kararında imzaları bulunan 2 kişi meslekten atıldı. Yine Danıştay ilgili dairesince verilen onama kararında imzaları bulunan 2 kişi FETÖ üyesi olmaları nedeniyle meslekten ihraç edildi. Olumsuz görüş veren beş bilirkişi üyesinden dördü kasıtla gerçeğe aykırı beyanda bulunarak mahkemeyi yanıltma suçundan tutuklandı. İdare Mahkemesi’nde dava dairesinin belirlenmesinde de usulsüzlükler tespit edildi; temyiz sürecini yürüten Danıştay mahkemesi hakimlerinin tamamı tutuklandı. Sonuç olarak; söz konusu davalarda karar alan ve imzaları bulunan İdare Mahkemesi görevlisi 4 hakim ve savcı, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanmaktadır. OnaltıDokuz İstanbul’a karşı yürütülen operasyonun basın ayağında ise; söz konusu kumpası bilinçli ve kasıtlı bir çarpıtmayla sayfalarına taşıyan bazı gazeteler FETÖ’nün yayın organı olarak kabul edilmiş, yayın hayatlarına son verilerek kapatılmıştır. Aynı şekilde, konuyu gündeme taşıyan yayınların yönetici ve yazarlarından bazıları, ihanet şebekesine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanmış; bazıları ise haklarında çıkan yakalama kararları sonrasında firar etmişlerdir. Bu süreç; OnaltıDokuz İstanbul projesi dahil olmak üzere Zeytinburnu sahil hattında yer alan tüm gayrimenkul projelerini hedef almış; sadece Onaltıdokuz İstanbul projesi değil, ekonominin en önemli sektörlerinden biri olan gayrimenkul sektörüne darbe vurmak üzere kurulmuş bir kumpastır. Türkiye ekonomisini hedef alan bu kumpasta yer alan kişi ve kurumların önemli bir kısmı ülke ekonomisine ve gelişimine darbe vurmak üzere bilinçli ve organize hareket etmiş; bu süreçte kamuoyunun bir kısmı yanlış bilgilendirilmiş ve yönlendirilmiştir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla duyurulur. ZEYTİNBURNU HABER GAZETESİ
Zeytinburnu'nda yükselen ve İstanbul'un tarihi yarımadasının siluetini bozan 16/9 Kuleleri, şehrin silüetini hançerlemeye devam edecek.

Zeytinburnu'ndan yükselip İstanbul'u İstanbul yapan tarihi yarımadanın silüetini bozan 16/9 Kuleleri tıraşlanmayacak. Astay Gayrimenkul, 2011'de imar planları ve yapı ruhsatlarının iptali edilmesi ve projenin bir bölümünün kamulaştırılması üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesine dava açmıştı.

ZEYTİNBURNU BELEDİYESİNİN VERDİĞİ İMAR GEÇERLİ

İstanbul 4. İdare Mahkemesi, Aralık 2009 tarihinde Zeytinburnu Belediyesi tarafından verilen yapı ruhsatının ve imar planının kesin ve nihai olarak geçerli olduğuna karar verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha önce bu gökdelenleri görünce "kahrolduğunu", sahibinden tıraşlamasını rica ettiğini, bunu yapmadığı için de onunla konuşmadığını dile getirmişti.

ASTAY TÜM BASIN KURULUŞLARINA BASIN BİLDİRİSİ GEÇTİ

OnaltıDokuz İstanbul projesini konu alan son mahkeme kararıyla ilgili olarak, kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur. OnaltıDokuz İstanbul projesiyle ilgili imar planları ve yapı ruhsatlarının iptali ile projenin bir bölümünün kamulaştırılmasını konu alan ve mutahaplarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi olduğu dava süreci 3 Ocak 2018 tarihi itibarıyla sonuçlanmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi aleyhine açılan ve 2011 yılından bu yana devam eden adli süreç sonunda, İstanbul 4. İdare Mahkemesi; mevzuat, tasdikli planlar ve tasdikli avan proje onayı çerçevesinde, Aralık 2009 tarihinde Zeytinburnu Belediyesi tarafından verilen yapı ruhsatının ve imar planının kesin ve nihai olarak geçerli olduğuna karar vermiştir. Söz konusu karar; projenin bu süreçteki haklılığını ortaya koymakta; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Büyük Türk Milleti’nin birlik ve bütünlüğünü hedef alan ihanet şebekesinin bağımsız Türk yargısını asla ele geçiremeyeceğini bizlere bir kez daha göstermektedir. Konuyla ilgili adli sürecin başladığı ilk günden bu yana, hukuka olan saygımız ve adaletin er ya da geç tecelli edeceğine yönelik inancımızla; mahkeme kararlarını etkileyebilecek tutum ve söylemlerden uzak durduk. İhanet şebekesi tarafından hayata geçirilen tüm oyun ve kumpaslara; söz konusu örgütün piyonları tarafından atılan her türlü iftira ve yalana rağmen, bağımsız Türk yargısına olan güvenimizi bir gün dahi kaybetmedik.

MEĞER ASIL SUÇ FETÖ’NÜNMÜŞ !!!

Ve süreç boyunca gördük ki; FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişimi sonrasında, İstanbul İdare Mahkemesi’nce verilen iptal kararında imzaları bulunan 2 kişi meslekten atıldı. Yine Danıştay ilgili dairesince verilen onama kararında imzaları bulunan 2 kişi FETÖ üyesi olmaları nedeniyle meslekten ihraç edildi. Olumsuz görüş veren beş bilirkişi üyesinden dördü kasıtla gerçeğe aykırı beyanda bulunarak mahkemeyi yanıltma suçundan tutuklandı. İdare Mahkemesi’nde dava dairesinin belirlenmesinde de usulsüzlükler tespit edildi; temyiz sürecini yürüten Danıştay mahkemesi hakimlerinin tamamı tutuklandı. Sonuç olarak; söz konusu davalarda karar alan ve imzaları bulunan İdare Mahkemesi görevlisi 4 hakim ve savcı, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanmaktadır. OnaltıDokuz İstanbul’a karşı yürütülen operasyonun basın ayağında ise; söz konusu kumpası bilinçli ve kasıtlı bir çarpıtmayla sayfalarına taşıyan bazı gazeteler FETÖ’nün yayın organı olarak kabul edilmiş, yayın hayatlarına son verilerek kapatılmıştır. Aynı şekilde, konuyu gündeme taşıyan yayınların yönetici ve yazarlarından bazıları, ihanet şebekesine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanmış; bazıları ise haklarında çıkan yakalama kararları sonrasında firar etmişlerdir. Bu süreç; OnaltıDokuz İstanbul projesi dahil olmak üzere Zeytinburnu sahil hattında yer alan tüm gayrimenkul projelerini hedef almış; sadece Onaltıdokuz İstanbul projesi değil, ekonominin en önemli sektörlerinden biri olan gayrimenkul sektörüne darbe vurmak üzere kurulmuş bir kumpastır. Türkiye ekonomisini hedef alan bu kumpasta yer alan kişi ve kurumların önemli bir kısmı ülke ekonomisine ve gelişimine darbe vurmak üzere bilinçli ve organize hareket etmiş; bu süreçte kamuoyunun bir kısmı yanlış bilgilendirilmiş ve yönlendirilmiştir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla duyurulur.

ZEYTİNBURNU HABER GAZETESİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.