SEYİTNİZAM KONAKLARI
ELİT YAPI

İslamcılık Düşüncesiyle Enine Boyuna İki Gün

KÜLTÜR 19.05.2013 - 14:49, Güncelleme: 19.05.2013 - 14:49
 

İslamcılık Düşüncesiyle Enine Boyuna İki Gün

Zeytinburnu Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve İslamcılığın her yönüyle bilimsel olarak irdelendiği ‘Türkiye'de İslamcılık Düşüncesi Sempozyumu bugün gerçekleştirilen 4 oturumla devam etti.

Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın’ın da takip ettiği oturumlarda 18 akademisyen, gazeteci ve yazar, sundukları tebliğler ile Türkiye’deki İslamcılığı enine boyuna masaya yatırdı. İslam’ın tarihsel sürecinin ele alındığı moderatörlüğünü Prof. Dr. Ergün Yıldırım’ın yaptığı ilk oturuma katılan Prof. Dr. Bedri Gencer ‘İslamcılığın Doğuşu’, Araştırmacı Metin Karabaşoğlu, ‘Bediüzzaman Said Nursi’ Doç. Dr. Alev Erkilet de ‘2. Dünya Savaşı Sonrası İslamcılık’ konulu birer tebliğ sundu. Prof. Dr. Mehmet Akif Aydın’ın başkanlığında gerçekleşen 2 . oturumda konuşan Prof. Dr. Tahsin Görgün 18. Yüzyıla kadar İslam dünyasının etkisinde olan Batı Avrupa’nın hümanizm ve aydınlamanın etkisiyle önemli bir güç haline geldiğini ve bu coğrafyada etkili olmaya başladığını söyledi. Batılıların İslam dünyasından aldıkları birikimi formüle ederek modern devlet anlayışını tesis ettiğini belirten Görgün, “Bu anlamda İslam dünyasında ilk modern devlet anlayışını Abdülhamit döneminde görebiliriz. Din artık özellikle hukuk ve ardından eğitimden çıkarak vicdanlarda yaşar hale gelmiştir. Artık bu kavramlar devlet kontrolüne girmiştir” dedi. ‘Kaynaklara Dönüş Hareketi’ konu başlıklı bir tebliğ sunan Doç. Dr. Suat Mertoğlu, 18. yüzyıldan itibaren iktisadi ve teknolojik anlamda geriye düşen, İslam dünyasının mağlubiyetle biten savaşların ardından kendini sorgulamaya geçtiğini ifade etti. Mertoğlu, “Sonuçta bu sürecinr İslam’dan değil özünden uzaklaşılması ile görüşler ağırlık kazanmıştır. Kurtuluş için bazıları yeni bir anlayışının teşekkülünü ileri sürerken bazıları da Kuran’dan hareketle sonuca gidilebileceğini savunmuştur. Sünneti inkar ederek ortaya çıkan Kuran İslamcılığının pratikte uygulanma ihtimali yoktu. Burada laik ve batıcı güçlerde bu sürece misyonerlik faaliyetleri gerçekleştirerek dışarıdan müdahale etmiştir” şeklinde konuştu. Yard. Doç. Dr. Sami Erdem İslamcıların içtihat kapısının günümüzde Meclis’e açıldığına vurgu yaptı. Konuşmasını içtihadın tarihsel sürecine ayıran Erdem, şunları söyledi; “İçtihatta yaşanan menfilik, verilen hükümlerin naslara ters düşme, keyfilikten yaşanmıştır. Ortak hareket edilemeyen, ilmi ve güncel de olmayan içtihatlar tartışmayı beraberinden getirmiştir. Tanzimat ile başlayan özelikle siyasetin etkisiyle adliyede günün şartlarına uygun hükümler ortaya çıkmıştır. Bu dönemde kanuni esasi ile mecelle ve mahkeme ile şeyhül islam arasında bir çatışma yaşanmıştır. Cumhuriyet ile birlikte artık içtihat makamı Millet Meclisi olmuştur” Doç. Dr. Ekrem Demirli ise İslamcılığı kalem ilmi ile hareket edilmesi olarak yorumladı. Öğleden sonra gerçekleşen ve Prof. Dr. Turan Koç’un yönettiği 3. Oturumda Yard. Doç. Dr. Harun Anay, İslamcılıkta ahlak anlayışının bütün insan fiillerini içine aldığını kaydetti. İslamcılığın Türkiye’deki en büyük ahlak düşüncesi hareketi olduğunu anlatan Turan, şöyle devam etti; “Ancak kavram, konu metot yenileyemeyen İslamcılık 2. meşrutiyette ahlak ile ilgili olarak devasa problemlerle karşılaşmıştır. Dinin dışında şekillenen tüm akımların bir ahlak görüşü vardır. İslamcılar mesailerini misyonerlik faaliyetleri yürüten batıya cevap vermeye harcamıştır” Yazar Yusuf Turan Günaydın da Muhammet İkbal’ın hayatı ve Türkiye’deki yansımaları ile ilgili bir tebliğ sundu. Oturumun son konuşmacısı Yazar Dr. M. Kürşat Atalar, İslamcılığın tanımının hangi kriterler üzerinden yapılacağının halen tartışma konusu olduğuna dikkat çekti. Modernistler ile gelenekçiler arasında 200 yılı aşkın zamandan beri bir gerilim yaşandığını ifade eden Atalar, modernistler ve ideolojilerin artık iflas ettiğini geleceğin İslam’ın lehine ilerlediğini belitti. Günün son oturumunda Prof Dr. Mümtaz Türköne’nin moderatörlüğünde Gazeteci Yazar Tanıl Bora, ‘İslamcılığın Üç Güzergahı’, Yazar Asım Öz, ‘İslamcılığın Muhafazakarlaşması’, Yazar Etyen Mahçupyan, ‘İslamcılık ve Serkülerleşme Paradoksu’ ve Yazar Yıldız Ramazanoğlu ‘İslamcılığın Kurucu Öznesi Kadınlar’ birer konuşma yaptı.
Zeytinburnu Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve İslamcılığın her yönüyle bilimsel olarak irdelendiği ‘Türkiye'de İslamcılık Düşüncesi Sempozyumu bugün gerçekleştirilen 4 oturumla devam etti.

Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın’ın da takip ettiği oturumlarda 18 akademisyen, gazeteci ve yazar, sundukları tebliğler ile Türkiye’deki İslamcılığı enine boyuna masaya yatırdı. İslam’ın tarihsel sürecinin ele alındığı moderatörlüğünü Prof. Dr. Ergün Yıldırım’ın yaptığı ilk oturuma katılan Prof. Dr. Bedri Gencer ‘İslamcılığın Doğuşu’, Araştırmacı Metin Karabaşoğlu, ‘Bediüzzaman Said Nursi’ Doç. Dr. Alev Erkilet de ‘2. Dünya Savaşı Sonrası İslamcılık’ konulu birer tebliğ sundu.

Prof. Dr. Mehmet Akif Aydın’ın başkanlığında gerçekleşen 2 . oturumda konuşan Prof. Dr. Tahsin Görgün 18. Yüzyıla kadar İslam dünyasının etkisinde olan Batı Avrupa’nın hümanizm ve aydınlamanın etkisiyle önemli bir güç haline geldiğini ve bu coğrafyada etkili olmaya başladığını söyledi. Batılıların İslam dünyasından aldıkları birikimi formüle ederek modern devlet anlayışını tesis ettiğini belirten Görgün, “Bu anlamda İslam dünyasında ilk modern devlet anlayışını Abdülhamit döneminde görebiliriz. Din artık özellikle hukuk ve ardından eğitimden çıkarak vicdanlarda yaşar hale gelmiştir. Artık bu kavramlar devlet kontrolüne girmiştir” dedi.

‘Kaynaklara Dönüş Hareketi’ konu başlıklı bir tebliğ sunan Doç. Dr. Suat Mertoğlu, 18. yüzyıldan itibaren iktisadi ve teknolojik anlamda geriye düşen, İslam dünyasının mağlubiyetle biten savaşların ardından kendini sorgulamaya geçtiğini ifade etti. Mertoğlu, “Sonuçta bu sürecinr İslam’dan değil özünden uzaklaşılması ile görüşler ağırlık kazanmıştır.

Kurtuluş için bazıları yeni bir anlayışının teşekkülünü ileri sürerken bazıları da Kuran’dan hareketle sonuca gidilebileceğini savunmuştur. Sünneti inkar ederek ortaya çıkan Kuran İslamcılığının pratikte uygulanma ihtimali yoktu. Burada laik ve batıcı güçlerde bu sürece misyonerlik faaliyetleri gerçekleştirerek dışarıdan müdahale etmiştir” şeklinde konuştu.

Yard. Doç. Dr. Sami Erdem İslamcıların içtihat kapısının günümüzde Meclis’e açıldığına vurgu yaptı. Konuşmasını içtihadın tarihsel sürecine ayıran Erdem, şunları söyledi; “İçtihatta yaşanan menfilik, verilen hükümlerin naslara ters düşme, keyfilikten yaşanmıştır. Ortak hareket edilemeyen, ilmi ve güncel de olmayan içtihatlar tartışmayı beraberinden getirmiştir. Tanzimat ile başlayan özelikle siyasetin etkisiyle adliyede günün şartlarına uygun hükümler ortaya çıkmıştır. Bu dönemde kanuni esasi ile mecelle ve mahkeme ile şeyhül islam arasında bir çatışma yaşanmıştır. Cumhuriyet ile birlikte artık içtihat makamı Millet Meclisi olmuştur”

Doç. Dr. Ekrem Demirli ise İslamcılığı kalem ilmi ile hareket edilmesi olarak yorumladı. Öğleden sonra gerçekleşen ve Prof. Dr. Turan Koç’un yönettiği 3. Oturumda Yard. Doç. Dr. Harun Anay, İslamcılıkta ahlak anlayışının bütün insan fiillerini içine aldığını kaydetti. İslamcılığın Türkiye’deki en büyük ahlak düşüncesi hareketi olduğunu anlatan Turan, şöyle devam etti; “Ancak kavram, konu metot yenileyemeyen İslamcılık 2. meşrutiyette ahlak ile ilgili olarak devasa problemlerle karşılaşmıştır. Dinin dışında şekillenen tüm akımların bir ahlak görüşü vardır. İslamcılar mesailerini misyonerlik faaliyetleri yürüten batıya cevap vermeye harcamıştır”

Yazar Yusuf Turan Günaydın da Muhammet İkbal’ın hayatı ve Türkiye’deki yansımaları ile ilgili bir tebliğ sundu.
Oturumun son konuşmacısı Yazar Dr. M. Kürşat Atalar, İslamcılığın tanımının hangi kriterler üzerinden yapılacağının halen tartışma konusu olduğuna dikkat çekti. Modernistler ile gelenekçiler arasında 200 yılı aşkın zamandan beri bir gerilim yaşandığını ifade eden Atalar, modernistler ve ideolojilerin artık iflas ettiğini geleceğin İslam’ın lehine ilerlediğini belitti.
Günün son oturumunda Prof Dr. Mümtaz Türköne’nin moderatörlüğünde Gazeteci Yazar Tanıl Bora, ‘İslamcılığın Üç Güzergahı’, Yazar Asım Öz, ‘İslamcılığın Muhafazakarlaşması’, Yazar Etyen Mahçupyan, ‘İslamcılık ve Serkülerleşme Paradoksu’ ve Yazar Yıldız Ramazanoğlu ‘İslamcılığın Kurucu Öznesi Kadınlar’ birer konuşma yaptı.


Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zeytinburnuhaber.org sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.