Kış aylarında nasıl beslenmeliyiz?

Sonbaharın gelmesiyle birlikte; mevsim geçişinin ve havaların soğumasının etkisiyle, grip, öksürük, bronşit soğuk algınlıkları gibi kış hastalıklarına yakalanma riski artmaktadır. Bu nedenle sonbaharı sağlıklı geçirebilmek için yeterli ve dengeli beslenmek oldukça önemlidir. Gribal enfeksiyonları önlemek ve bu sorunun şiddetli ve uzun sürmesini engellemek için günlük beslenme programına daha fazla vitamin, mineral, antioksidan ve probiyotik ürünler yer verilmelidir. Vitamin, mineral ve antioksidan deposu olan meyve ve sebze grubuna ağırlık vermeliyiz ve günde en az 5, en fazla 8 porsiyon meyve ve sebze grubunu tüketmeliyiz.

Vitamin gruplarından antioksidan kaynağı olan A,C,E vitaminleri; minerallerden ise selenyum, magnezyum ve çinkoya ağırlık vererek antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sistemimizin daha da güçlenmesine katkı sağlayabiliriz. Su sadece mevsim geçişlerinde değil her mevsimde tüketilmesi gereken en temel içecektir. Sonbaharda hava sıcaklığının azalması ile birlikte susuzluk hissi daha az yaşanabilir ve yeterli miktarda yani günde 8-10 bardak sıvı tüketimine özen gösterilmelidir.

Günlük beslenmede kırmızı et, tavuk, balık ve bol miktarda omega-3 yağ asidi içeren yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem, fıstık) mutlaka bulunmalıdır. Ayrıca haftada 2 defa somon, ton, uskumru, sardalye gibi omega-3 bakımından zengin balıklar tüketilmelidir. Süt, yoğurt, ayran, kefir gibi süt grubunu hem probiyotik içermesinden dolayı hem de kalsiyum içermesinden dolayı mutlaka günde 2 porsiyon tüketilmelidir. Probiyotik ürünler bağışıklık sisteminin iyi çalışması, bakterilerden korunma, besinlerin sindirimi ve emilimi için gereklidir.

Hastalıklardan korunmak için çok fazla miktarda C vitamini içeren meyve tüketimini artırmanıza gerek yok. Günlük 300-400 gram yani 3-4 porsiyon meyve tüketimi hastalıklardan korunmak için yeterlidir. Kış aylarında kahve, çay, kola gibi kafein içeren içecekler yerine C vitamini içeren içecekler tüketebilirsiniz. Kuşburnu çayı, rezene, yeşil çay, melisa, papatya ve ıhlamur gibi bitki çayları hem bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir hem de kış ayları için besleyici özelliği ile ara öğünlerinizde size lezzetli bir öğün geçirmenizi sağlayacaktır.

Ara öğün alışkanlığınız yoksa bundan sonra ara öğün yapmayı alışkanlık haline getirmelisiniz. Çünkü ara öğün yapmak, kan şekerinizin dengelenmesini ve tok kalmanızı sağlar. Öğle yemeğinizi atlamayın. Öğle öğününü tüketmek, akşam yemeğindeki porsiyonunuzun azalmasını sağlar. Günde 5-6 öğün beslenin ve öğünleriniz arasında 3 saati geçirmeyin. Fiziksel aktivitenin azaldığı sonbaharda metabolizma yavaşlamaya başlar. Metabolizma hızını korumak ve sağlıklı bir mevsim geçişi yapmak isteyenler mevsim sebzelerine ve meyvelerine sofranızda daha fazla yer vermelisiniz. Mevsimine uygun taze sebzelerle beslenmek metabolizmanızı güçlü kılar.
Spor yapmak metabolizmanızı hızlandırır. Mevsim geçişlerine adapte olmaya çalışan vücudunuza dost olur. Her gün 30-40 dakikalık orta tempolu yürüyüşler bedeninize yapacağınız en büyük iyilik olacaktır.